Pazar, Mart 21, 2010
Çarşamba, Mart 17, 2010
fucking nihilist
doğukan: yaa, bugün dersi erken bitirsek, nolur..
lula: ama daha yeni başladık.
doğukan: çok yorgunum ben, lütfen..
lula: sıkılıyor musun?
doğukan: evet. çok sıkılıyorum.
lula: matematik öğrenmek istemiyor musun?
doğukan: hayır. hiç istemiyorum.
lula: neden?
doğukan: çünkü çok saçma. bütün dersler çok saçma.
lula: peki sence anlamlı olan ne?
doğukan: hiçbirşey.
lula: sen ne zaman bu kadar nihilist oldun doğukan?
doğukan: ben hep böyleydim..
lula: ama daha yeni başladık.
doğukan: çok yorgunum ben, lütfen..
lula: sıkılıyor musun?
doğukan: evet. çok sıkılıyorum.
lula: matematik öğrenmek istemiyor musun?
doğukan: hayır. hiç istemiyorum.
lula: neden?
doğukan: çünkü çok saçma. bütün dersler çok saçma.
lula: peki sence anlamlı olan ne?
doğukan: hiçbirşey.
lula: sen ne zaman bu kadar nihilist oldun doğukan?
doğukan: ben hep böyleydim..
Pazar, Mart 14, 2010
a spoonful of luck
askerliğine ufak bir mola vermişti. aylardan sanırım kasımdı. değildiyse de yakındı. kamyonda bir kahvecide buluştuk. jilet gibiydi. lacivert hep çok yakışır ona. ne kadar oturduk kestiremiyorum şimdi. sonra ben, nihayet, kahve kaşığının ne kadar güzel olduğunu fark ettim. şahaneydi. lacivert sevgilim ayağa kalktı, o küçücük kahve dükkanına girdi. gıcır bir kahve kaşığıyla çıktı. o gün bugündür cüzdanımda. şans kaşığı.
Pazartesi, Mart 08, 2010
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)