Perşembe, Eylül 28, 2006

mükremin'le sabah keyfi

mükremin’le oynaşıyorduk sabah. daha doğrusu benim kendisine bir yakınlığım olmadı ilk etapta. son etapta ise aldım babayı, tabiri caizse zekeriya hocam. şöyle oldu: leyla beni yatağından kovdu, bir daha benim yatağımda sızma dedi, ben de sinirle kendi yatağıma yollandım, sonra da uyanamadım. böylece işe geç kaldım. babam ben bırakırım dedi. aşağı indim, kapının önüne. baktım mükremin uzaktan kırıtarak geliyor, belli ki canı oyun istiyor.. ben de pek ses etmedim. başladı beni baştan çıkarmaya. ayağıma ayağıma sürtünüyor namussuz. ben git dedikçe yanaşıyor. bak mükremin sevip okşayamam şimdi seni diyorum, dinlemiyor. baktım vazgeçmiyor, birkaç manevrayla gönlünü alayım dedim. iki sağ bir sol yaptım ayağımla. o da neşeden yarılarak oynuyordu, ama ne olduysa leyla'nın camdan bana seslenmesiyle oldu. ne var diye başımı kaldırınca mükremin ayağıma, can acıtmayan ama iç burkan bir hamleyle karşılık verdi. işte böyle oldu sevgili okurum. sonra bütün gün o çorapla dolandım. giderek büyüdü kaçığı.. pek belli olmuyor sanıyordum ama sevgi yine yapacağını yaptı ve "niye çıkarıp atmıyorsun şunu?" demeyi başardı. böyle anlaşıyoruz biz sevgiyle.. hafif yollu kızarak birbirimize..

2 yorum:

la luz dedi ki...

üniversite son sınıfta Tepki ile Tahrik diye bir dersimiz vardı o geldi aklıma..
;)

lula dedi ki...

üniversite son sınıf mı? geçen seneydi sanki, cihangirde.. bir tekir edi seni epey neşelendirmişti.. =)

unutmam, unutturmam.